26 Ekim 2010 Salı

Eğer doktor 1 hafta ömrün var dese, bu süreyi oturup sıcak pide üzerine tereyağı yiyerek geçirirdim.

Demiş Uçan Jale. Tereyağı konusuyla alakalı benzer şeyler söyleyen bir de Julie Powell var. Julie & Julia filmini izleyenler bilirler. İlla aşçı olmaya gerek yok, içinde yemek pişirme sevdası olan her insanın anlayacağı bir ruh halidir. Evet tereyağı gerçek bir nimettir ve bunu takdir edebilen insan sayısı azdır. İçine girdiği herşeye mucizevi bir lezzet, kıvam ve parlaklık katan; ürünler yarışması olsa tahtı sittin sene kimseye kaptırmayacak olan mucize, tereyağıdır. Kurabiyeler, soslar, etler, çorbalar, dünyadaki herşey tereyağına göre dizayn edilmiştir sanki.
You can never have too much butter demiş Julie Powell tabii literal manada demediğine eminim bunu zira iyi kıvamlı bir hollandezin içine tereyağı koyarken ipin ucunu haddinden fazla kaçırırsanız o zengin kıvamlı, pürüzsüz, akışkan, hani neredeyse kaşık kaşık yenebilecek sosun nasıl bir kepazeliğe dönüştüğünü görebilirsiniz. Bu noktada sır gibi sakladığım hollandez tarifimi vermem gerekir gibi hissettim ama henüz değil. Onun yerine başka reçetelerimi ifşa edeceğim. Ancak zamanı geldikçe diyelim.
Profesyonel olarak yemek yapmak başka bir keyif. Maalesef onu herkes yapamıyor. Evinde her 3 tane misafir ağırlayan da kendini profesyonel aşçı zannediyor. Maalesef öyle olmuyor. Zira profesyonel olarak aşçı olmak öncelikle, fiziksel güç, teknik bilgi ve sebat etme yetisinin dışında çelikten yapılmış sinirler istiyor. Ama yine de hayattaki bence en büyük keyif sevgilime yaptığım yemekler oluyor. Bilmese bile soruyor, ne yapsam minnettar kalıyor, yemeği beğendiğinde suratında oluşan o ifade milyarlara değişilmez. İş yerinde her gün yemek yapsam da, en büyük zevkim akşam sevgilime yemek yapmak oluyor.
Bugün bir çorba reçetesi vereyim ve günü bitireyim

Ispanak Çorbası

  • un
  • tereyağı
  • ıspanak (taze veya dondurulmuş)
  • Süt
  • Tavuk veya sebze suyu
  • Taze çekilmiş karabiber ve tuz
kaç kişilik istiyorsanız ona göre yapın diye ölçü vermiyorum. Örneğin 3-4 kişi için neredeyse tepeleme 2 kaşık un yeterli olacaktır. Ve eşit miktarda da tereyağı.

Tereyağını geniş bir tencerede eritin ve üzerine un ekleyin. Kokusu çıkana ve rengi hafifçe sarıya dönene kadar kavurun.( Eskiler kokusu çıksın diye kahverengi olana kadar unu kavururlar ki bu yanlıştır.) Sonra üzerine soğuk sütü yavaş yavaş dökün ve bir yandan da iyice çırpın ki topaklanma olmasın. 2 kaşık un için ortalama 1 litre süt yeterli olacaktır. Ancak sadece sütle çok ağır gelebilir, ben biraz da tavuk veya sebze suyu koymak taraftarıyım. İsteğinize göre sebze veya tavuk suyunu da ilave ettikten sonra içine ıspanakları atıp biraz simmer (yani fokur fokur kaynatmadan, tıngırdatma modu) durumunda pişirmeye bırakın. En son bu karışımı blender'dan çekip pürüzsüz bir kıvama getirin. İçine taze çekilmiş karabiber, tuz ve çok az muskat rendesi ilave edin. Yanında bir dilim kızarmış, üzerine zeytin ezmesi sürülmüş ekmekle servis etmeniz önerilir. Afiyet olsun.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Terbiyeli Ispanaklı Sebze Çorbası

Bu hafta epey iyi geçti diyebilirim. Haftamın en eğlenceli günü ise, Show TV Ana Haber Bülteninde ünlü diyetisyen Selahattin Dönmez ile bi...